Yazı dizimizin birinci ve ikinci bölümünde genel olarak lojistik faaliyetlerde PDL'nin tanımı ve kapsadığı alan ile "Geleneksel yaklaşımlardan farkları"nı açıklamaya çalışmıştık. Yazımızın bu bölümünde de "PDL Poltikaları" ile "PDL Sözleşmelerinde Destek Kavramı"nı anlatmaya çalışacağız.
Anahtar Kelimeler: #PDL #PPBS #TSK #SavunmaSanayii #Lojistik
PDL Politikaları
Her PDL programı, silah sistemlerinin hazır olma kapasitelerini yükseltmeyi, entegre lojistik zincirlerine ve kamu/özel ortaklıklarına yatırım yaparken, istenen operasyonel performans seviyesini tedarik ederek sağlamaya çalışır (DAU, 2005). Aynı zamanda PDL maliyeti ve lojistik hacmi küçülterek, toplam sistem durumunu optimize etmektedir (DAG, 2006). PDL politikasının temeli, küresel krizden etkilenen ABD’nin kaynakları daha etkin kullanarak, harcamalarda kısıntı yapması durumunda dahi stratejilerinden ödün vermemesi için tasarlanmıştır. Politikanın oluşumunu kronolojik olarak sıralarsak;
2001’de hazırlanan Dört senelik savunma raporunda, PDL’nin faaliyete geçmesi için gerekli servisler hazırlanmıştır.
Savunma Planlama Rehberinde (FY 03-07) tüm yeni silah sistemleri için, PDL’ye faaliyete geçme rehberi hazırlanmıştır.
ABD Savunma Departmanı 2003’te 5000-1 sayılı kanunla, “PY’ler PDL stratejileri geliştirmeli ve uygulamalıdır.” Maddesini onaylamıştır.
2004 Mali yılında (FY 06-09), “her servis PDL’nin geçmesi için hızla bir plan ortaya koymalıdır.” kararı alınmıştır.
2006 mali yılında (FY 06-11), Stratejik Planlar Rehberi (SPR), sistemin sahada kullanılması ve devreye sokulması için onay vermiştir.
PY’leri program sonrasında desteklemesi için özel matrisler geliştirirler. Bunlara örnek vermek gerekirse;
ABD Savunma Departmanı Matris Alanları:
1. Operasyonel uygunluk (OU) = Tüm sistemin hazır olma durumu ölçüsü
2. Operasyonel güvenilirlik (OG) = belirlenmiş görev başarı kriterlerini yerine getirme ölçüsü
3. Ünite başı kullanma maliyeti = Örn. Uçuş saatleri, gidilen yol, kat edilen yol için saat, vb.
4. Lojistik kapasite = Devam etmek için gerekli toplam lojistik destek ölçüsü.
5. Lojistik geri dönüş zamanı = İhtiyacın belirlenmesinden, müşteri memnuniyetine kadar geçen zaman ölçüsü (DAU, 2005).
PDL politikalarının en önemli kısmını oluşturan ürün destek mekanizmasının, kimin tarafından sağlanacağı, hangi sorumluluk alanına sahip olacağı PDL sözleşmelerinde belirtilmektedir. Bu yapı Şekil-1’deki Ürün Destek Matrisinde verilmiştir. Karşılıklı bağımlı bu yapının neleri içerdiği de sözleşmelerde destek seviyesi başlığında ayrıntılı olarak incelenecektir.
Bunun yanında, geleneksel sistemin hantallığı sorunundan başka, normal lojistik destek sistemlerinin de kullanılamamasının bazı nedenleri vardır. Bunlar PDL’nin ihtiyacının daha net açıklanmasını sağlayacaktır.
Şekil-2 Ürün Destek Matrisi
Kaynak: WBB Consulting - http://www.wbbinc.com
PDL Sözleşmelerinde Destek Kavramı
Performansa dayalı sözleşmelerin belki de en önemli kısımlarından birisi, projenin kim veya kimler tarafından destekleneceğidir. Bu tarafların anlaşması sonucu olabileceği gibi, sözleşmenin zorunlu maddesi olarak da ortaya konabilir. Genel olarak üç farklı sözleşme şekli olabilir;
Lojistik desteğin büyük bir bölümünün devlet tarafından karşılanması
Lojistik desteğin büyük bir bölümünün özel firmanın sorumluluğunda olması
Projenin lojistik desteğinin ortaklaşa paylaşılması
Lojistiğin tüm hatlarıyla devlet tarafından karşılanması durumu, klasik destek anlamını taşımaktadır ve tüm maliyetleri ve süreci hükümet kaynaklarından kullanır. Bu destek tipinde, tedarik zinciri yönetimi, konfigürasyon yönetimi, bakım ve onarımlar, gerekli eğitimlerin verilmesi gibi tüm hizmetler devlet tarafından karşılanır.
İkinci bir tip destek rolünde ise, hizmetlerin bir kısmını yüklenici karşılar. Burada; tedarik zincirinde desteğin yüklenici tarafından karşılanması uygundur, kısıtlı bir konfigürasyon yönetimi vardır, bakım hattına direkt parça sağlanır ve saat başına ücretlendirilmiş eğitim hizmeti sağlanır.
Bir diğer destek tipinde ise, alt sistem seviyesinde PDL sağlanır. Burada lojistik alt sistem seviyesinde ölçülür, uzun dönemli performans sözleşmesi yapılır, tüm sistem için değil fakat belirlenmiş sistemler için konfigürasyon yönetimi sağlanır, aynı şekilde bakımların da bir bölümü sağlanır ve yüklenici desteğinde olduğu gibi saat başı eğitim hizmeti sağlanır.
Dördüncü ve son destek türü, tüm destek sorumluluğudur. Adından da anlaşılacağı gibi, desteğin tamamından tek bir kurum sorumludur, tek elden sağlanan destek sayesinde yüksek performans sağlanır, aynı şekilde uzun dönemli performans sözleşmesi yapılır, konfigürasyon yönetiminin tamamı sorumlu kuruma aittir ve yüklenici tüm destek ekipmanından, yedeklerden ve eğitimin verilmesinden sorumludur.
Kaynaklar
DAU, (2005), “Product Support Guide”, Defense Acquisition University Press
DAU, (2005), “PBL Toolkit”, ”https://acc.dau.mil/simplify/ev.php?ID=29497_201&ID2=DO_TOPIC
DAU, (2006), Performance Based Logistics: A Program Manager’s