FNSS KAPLAN Silah Taşıyıcı Araçları Kara Kuvvetleri Komutanlığına Teslim Edildi

Silah Taşıyıcı Araç (STA) Projesi kapsamında FNSS tarafından geliştirilen, ilk iki KAPLAN STA, 25 Aralık’ta, FNSS’nin Gölbaşı’ndaki tesislerinde düzenlenen törenle Kara Kuvvetleri Komutanlığına teslim edildi. Törene; Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir ve Başkan Yardımcısı Mustafa Murat Şeker başta olmak üzere Nurol Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Oğuz Çarmıklı, FNSS Genel Müdürü ve CEO’su K. Nail Kurt, Türk Silahlı Kuvvetleri temsilcileri ve savunma sanayisinden birçok isim katıldı.

İlgili resim

Törendeki konuşmasında, proje kapsamında karşılanması gereken teknik isterilerin zorlukları karşısında özgün bir aracın tasarlandığına dikkat çeken Kurt; büyük bir başarı ile 16’ncı ayda gerçekleştirilen kritik tasarım toplantısına, çizimler ve yansılar ile değil, Ar-Ge atölyesinde hazır bekleyen bir prototip araç ile çıkılmasının önemini vurguladı. Kurt, törende, FNSS’nin çözüm ortaklarının projedeki desteklerinin önemine de değindi: “STA Projesi kapsamında, Nurol Makina ile yeteneklerimizi birleştirip, oldukça farklı bir araç olan PARS 4×4 STA’yı geliştirdik. ASELSAN, yüksek performanslı bir Elektro-Optik Nişangâh Sistemi geliştirirken, Roketsan ise OMTAS füzelerinin kule üzerinde hazırlanması ve ateşlenmesine yönelik OMTAS Görev Birimi’ni hazırladı. SDT ise araçlarda kule ile operatör ara yüzünü sağlayacak olan Platform ve Nişancı Arayüz Birimleri’ne imzasını attı.”


Prof. Dr. Demir ise konuşmasında, yıllar içinde ekilen tohumların artık geliştiğini belirterek, günümüzde gelinen noktada, kara araçlarının, Türkiye’nin ihracat pazarı içinde en aktif olduğu alanlardan biri olduğunu söyledi. Sınır ötesi harekâtlarda, yerlilik oranının çok önemli olduğunu ifade eden Prof. Dr. Demir, yakın zamanda yerli zırh çeliğinin üretimine de başlanılacağını söyledi.

STA Projesi, Kara Kuvvetleri Komutanlığının ihtiyaçlarını karşılamak üzere, Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) ve FNSS arasında, 27 Haziran 2016 tarihinde imzalanmıştı. STA Projesi kapsamında; 184 adet paletli araç KAPLAN STA, 76 adet tekerlekli araç PARS 4X4 STA olmak üzere toplam 260 adet silah taşıyıcı araç, 64 adet KORNET-E Silah Kulesi, 196 adet OMTAS Silah Kulesi geliştirilecek, test ve doğrulamaları yapılarak, üretimleri gerçekleştirilecek ve Türk Silahlı Kuvvetlerine 2022 yılına kadar teslim edilecek.

KAPLAN STA ve PARS 4×4 STA; Hareket Kabiliyeti, Çevre Koşulları, EMI/EMC, Mayın ve Balistik Koruma ve Amfibi Kabiliyet Testlerinden başarıyla çıktı. Kalifikasyon testleri kapsamında KAPLAN STA 10.000 kilometre dayanıklılık sürüş testi ve Kornet Kulesi kalifikasyonlarını başarıyla gerçekleştirildi. PARS 4×4 STA 20.000 kilometre dayanıklılık sürüş testinden başarıyla çıkarken, OMTAS kulesi kalifikasyonları Aralık 2019 sonunda tamamlanıyor.

Törende ayrıca, FNSS, Özel Maksatlı Taktik Tekerlekli Zırhlı Araç (ÖMTTZA) kapsamında; ASELSAN ile Projesi Görev Donanımları Tedariki Alt Yüklenici Sözleşmesi ve TÜMOSAN ile de Yerli Motor Tedariki Alt Yüklenici Sözleşmesi imzalandı.



KAPLAN STA

KAPLAN STA, ana muharebe tankları ile ortak hareket yeteneğine sahip, otomatik şanzımanlı, yeni nesil bir zırhlı muharebe aracı.

Tanksavar silah sistemi taşıması için geliştirilen KAPLAN-STA, mayın ve zırh korumasına sahip olacak şekilde ve farklı görevlerde de kullanılabilecek bir platform olarak tasarlandı. Modern atış ve komuta kontrol yeteneklerine sahip olarak geliştirilen tanksavar silah sistemi ile atışa hazır tanksavar füzesinin yanı sıra eş eksenli 7,62 mm makinalı tüfek ile de teçhiz edildi.

5 yol tekerleğine ve düşük siluete sahip paletli bir araç olan KAPLAN-STA; soğuk ve sıcak iklim koşullarında, çamurlu, engebeli arazilerde ve asfalt veya stabilize yollarda da harekât icra edebiliyor.

KAPLAN-STA, sınıfındaki, amfibi özelliğine sahip az sayıdaki araçtan birisi. Aracın arkasında yer alan 2 adet suda itki sistemi, derin ve akıntılı sularda operasyon yapmaya olanak sağlıyor. Hazırlıksız olarak suya girebilen KAPLAN-STA aracının gövdesi, balistik malzemelerden, balistik kaynak tekniği ile birleştirilerek imal ediliyor. Güç grubu kabini ile genişletilmiş sürücü bölmesi, aracın ön kısmında yer alırken; nişancı ve komutan mahalleri, aracın orta kısımda bulunur. Geriye kalan arka kısımda ise nişancı yardımcısı ve ilave personel bölümü yer alıyor.



PARS 4×4 STA

PARS 4×4 STA; her türlü arazi şartında, sürati ve yüksek hareket kabiliyetiyle düşmana ait tanklar ve diğer zırhlı unsurları, uzak mesafeden imha edip, kısa sürede mevzi değiştirerek ikinci hedefi ateş altına alabilecek yeteneklere sahip olarak geliştirildi. FNSS, tecrübesi ve yenilikçi yaklaşımı ile bu zorlu gereksinimleri bir arada karşılayacak, çok özel bir amfibi araç ortaya çıkardı.

PARS 4×4 STA’nın en dikkat çeken özelliği, güç grubunun, aracın arkasında yer alması. Bu yerleşim, soğutma ızgarası ve egzozunun da üst bölümde bulunması ile PARS 4×4’e, hiçbir hazırlık yapmadan suya giriş imkânı ve üstün bir amfibi kabiliyet kazandırıyor. Ayrıca PARS 4×4’ün, daha yüksek sürat ile manevra yapabilmesine de imkân sağlıyor. Ancak güç grubu arkada bulunan bir aracın sahip olabileceği tüm bu özellikler, aracın, atış sonrası konumunu terk edip, tehlikeden hızlıca uzaklaşabilmesi için çok kritik kabiliyetleri sağlıyor. PARS 4×4 STA’nın öne çıkan diğer özellikleri, şöyle sıralanıyor:

Hareket Kabiliyeti: PARS 4×4’ün aks ve direksiyon sistemi, araca küçük dönüş yarıçapı sağlamak için, özel olarak tasarlandı. Uzun süspansiyon hareket mesafesi de aracın arazi performansını arttırıyor. Amfibi bir araç olan PARS 4×4, bu özelliği için, balistik ya da mayın korumasından da feragat etmiyor.
Durumsal Farkındalık: Güç grubunun arkada olması, sürücü mahalline, geniş bir görüş açısı kazandırıyor. Aracın ön ve arka kısımlarında görüş sağlayan kamera sistemi de bulunuyor.
Beka Kabiliyeti: PARS 4×4, yüksek balistik ve mayın koruma seviyelerini sağlayacak şekilde tasarlandı. Araçta, ağırlık optimizasyonu için, özel zırh malzemeleri kullanılıyor. Güç grubunun arkada olması, aracın termal izini azaltıyor.
Silah Sistemi: PARS 4×4’ün, yine FNSS tasarımı, uzaktan komutalı, insansız bir tanksavar kulesi bulunuyor. Balistik korumaya da sahip olan kulede, 2 adet tanksavar füzesi ve 1 adet 7,62 mm makineli tüfek bulunuyor.

Uzaktan Komutalı Tanksavar Kulesi (UKTK) ile ilgili görsel sonucu

Uzaktan Komutalı Tanksavar Kulesi (UKTK)

UKTK, dünyadaki benzerlerinde olduğu gibi sonradan tanksavar füzeleri entegre edilen bir uzaktan komutalı silah sistemi değil. Daha ilk başından, bir tanksavar kulesi olarak tasarlandı. Böylece gerek füze kullanımı gerekse beka yeteneği açısından, çok daha etkin bir çözüm olarak ortaya çıktı.

Düşük siluetli kule, entegre zırha sahip. Hedef tespiti, teşhisi, takibi ve füze güdümü ile ilgili sistemlerin konumu, görevi en iyi şekilde yerine getirebilmesi için özel olarak tasarlandı. Sistem çok kısa sürede kule konfigürasyonundan üçayak lançer konfigürasyonuna dönüştürülebiliyor. Füzelerin konumu ve boşalan lançerin sahada yeniden yüklenmesi mekanizması gibi konularda UKTK, yüksek görev başarımı için en optimum tasarıma sahip.

Sisteme hem KORNET-E hem de OMTAS füzeleri entegre edilebiliyor. Biri Doğu Bloku, diğeri Batı Bloku anlayışına göre tasarlanmış bu iki füzenin güdüm tipleri de birbirinden farklı. Kullanıcıya esneklik sağlayan bu özellik, pazarda UKTK için çok büyük bir avantaj.

UKTK, farklı tipte zırhlı araçlara monte edilebiliyor. Yatay eksende 360 derece sınırsız dönebilen UKTK, 2 adet tanksavar füzesi ve ikinci silah olarak da 7,62 mm makineli tüfek taşıyor. Kule, sahip olduğu atış kontrol sistemi vasıtasıyla, füze ve makineli tüfeğin, hedefi yüksek isabet oranı ile vurabilmesi için gerekli tüm balistik hesaplamaları, otomatik olarak gerçekleştiriyor. Kuleye entegre nişancı görüş sistemi; sistemde bulunan yeni nesil termal kamera, gündüz kamerası ve lazer mesafe ölçme cihazı sayesinde silahlar, her türlü hava şartında, en etkin şekilde kullanılabiliyor.